039  Türkiye'de Masonluk


Değerli okuyucularım,

Bugün de sizlere, Masonluğun ülkemizdeki tarihî gelişimi ve onların siyaset hayatımızdaki yerleri hakkında bir fikir edinmeniz için, aşağıda kaynağını[1] verdiğim "Türkiye'de Masonluk Tarihi" başlıklı dizi yazıdan, hiçbir yorum ve açıklama yapmadan, aktarmalar yapacağım. Bu makaleler, Bojidar Çipof imzası ile yayınlanmıştır. Yazar, merak saikiyle girdiği masonlukta, uzun yıllar kaldığını, 2004 yılında dini inançlarıyla çatıştığı için 27. dereceye geçmeye hak kazanmışken istifa ettiğini belirtmektedir. Tarafsız bir gözle kaleme alındığını düşündüğüm bu yazıdan bazı özet alıntıları bilgilerinize sunuyorum.

"Osmanlı topraklarında ilk masonik faaliyetler Sultan 3. Ahmet (1703-1730) devrinde başladı. .. Zamanla Osmanlı vatandaşı gayrimüslimler ile görev icabı yurtdışına giden devlet memurları da mason olmaya başladılar. Örneğin, 1720 yılında, Fransa’ya “Fevkalade Büyükelçi” olarak atanan “Yirmisekiz Mehmet Çelebi” ile oğlu “Sait Çelebi” ilk Türk masonları arasındadır. Osmanlı topraklarında kurulan mason localarının 1738 yılından itibaren; İstanbul, İzmir, Halep ve daha birçok şehirde faaliyet göstermekte oldukları, çeşitli masonik kaynaklarda yer alır."


# Yıl 1861.. İlk Mason Suprem Konseyi kuruluyor

"Masonluğun Osmanlı hudutlarında yayılması “Kırım Harbi” (1853-1856) ve sonrasında artar. Bu dönem aynı zamanda, Osmanlı Devleti’nin Batı’lı güçlere çok fazla taviz verdiği bir dönemdir. .. 24 Haziran 1861’de Prens Halim Paşa 'Kadim ve Makbul İskoç Riti’nin Şuraî Alî-î Osmanîsi' adı altında ilk Türk 'Suprem Konseyi'ni (Yüksek Şüra) kurdu. .. kurulan Suprem Konsey; çalışma yapacak yeterli sayıda mason bulamadığı için uzun ömürlü olamadı ve bir müddet sonra masonik tabir ile uykuya yattı. Uykuya yatış tarihi tam olarak bilinmemektedir. Sadece, 1861’de kuruluşu ile ilgili ve 1869’da Dünya masonları tarafından kabul edildiğine (tanındığına) ait belgeler vardır."

"23 Haziran 1863’de İngiltere Büyük Locası’na bağlı olarak “L’union d’Orient” Locası İstanbul’da kuruldu ve Türkiye’deki tüm masonları bir araya getirmeyi amaçladığını ilân etti. Saraya çok yakın bir hukukçu olan “Louis Amiable”, bu locanın üstadı muhteremi olduğunda ilk iş olarak Fransızca olan ritüelleri Türkçeye çevirtti."

"Bu locaya zaman içinde Osmanlı Devleti içindeki kilit mevkilere bulunan (başta asker) masonlar katılmaya başladılar. Örneğin: 1869 matrikülünde; (kısaca üye kütüğü denebilir) Sadrazam İsmail Ethem Paşa, Birinci Yaver Rauf Bey gibi yüksek mevkilerde bulunan toplam 15 kişi bu locada üye görünmektedir."


# Yabancı kökenli mason locasına rağbet

"Burada dikkat edilmesi gereken şu husus vardır: 4 ve üzeri derecelerde çalışma yapmak üzere 1861’de Prens Halim Paşa tarafından kurulan “Kadim ve Makbul İskoç Riti’nin Şuraî Alî-î Osmanî’si” adı altındaki Türk Suprem Konseyi’nin, çalışmalarını sürdüremediğinden dolayı uykuya yattığını belirtmiştik. Zira bu oluşuma katılacak mason bulunamamıştı, ancak enteresan olan da yabancı kökenli bir mason oluşumu kendine pekâlâ üye bulabiliyor ve örgütlenebiliyordu."

"Şu an itibariyle (bilinen) en eski masonik haberi ihtiva eden bir belge, arşivimizde bulunan “Levant Times” adlı bir gazetedir. Bu gazetenin 1 Kasım 1871 tarihli sayısında; “Hasköy Mekanik Enstitüsü”nün üst katında kurulan “Kalkedonya” adlı bir loca hakkında bir haber bulunmaktadır. Haberde; locanın muhteşem mobilyalara sahip olduğu ve bu locaya bağlı masonların, açılış gününde Okmeydanı üzerinden Hasköy’e kadar üzerlerinde masonluk kuşamlarıyla yaptıkları bir yürüyüş anlatılmaktadır. .. gazetenin başlığı şu şekildedir: Osmanlı İmparatorluğu’nda ilk mason mabedini kurmak şerefi Hasköy’de yaşayan İngiliz Kolonisi’ne nasip oldu.

"1908’de 2. Meşrutiyet ilan edildi. Türk masonları da oluşan bu özgür atmosferi değerlendirerek, kendi derneklerini kurmak üzere harekete geçtiler, “Şuraî Alî-î Osmanî”yi tekrar örgütlemek ve uyandırmak için çalışmalar başladı."


# Şuraî Alî-î Osmanî yeniden canlandırılıyor

"Bu süreç içinde, 1907’de kurulan Mısır Suprem Konseyi’nin, Türkiye ile olan tarihsel ve ırksal soy bağı göz önüne alınarak organizasyonu yönetmesi benimsendi. Mısır Suprem Konseyi’nin bir mensubu ve 33. Dereceyi Mısır’da almış olan, “Prens Aziz Hasan Paşa” bu iş için görevlendirildi. Vatan Locası mensubu olan Hasan Paşa; Prens Halim Paşa’nın yeğeni ve o tarihte Selimiye Kışlası Tümen Komutanı’ydı. Hasan Paşa’dan başka o dönem Avrupa’da çok tanınmış bir mason olan “Joseph Sakakini” de bu organizasyonun gözlemcisi olarak tayin edildi."

3 Mart 1909’da şu masonlar 33. Dereceye yükseltildiler: Mehmet Talat Sai (Talat Paşa), Mithat Şükrü Bleda, Nesim Mazelyah, Asım Bey, Fuat Hulusi Demirelli, Mehmet Cavit, Rıza Teyfik Bölükbaşı, Michel Noradunkyan, Osman Adil Bey ve Mehmet Arif. Böylece Türk Masonluğu’nun teşkilatlanma süreci başladı. Bu masonlar, aynı gün, “Kadim ve Makbul İskoç Riti’nin Şuraî Alî-î Osmanîsi'nin Yeniden Uyandırılışı (Reorganizasyon) Zaptı”nı imzaladılar.


# İlk büyük üstad: Talat Paşa

"1 Ağustos Pazar günü Beyoğlu’nda Hocapulos Pasajı’nda bulunan yabancı masonlarca kullanılan bir locada 29 kişi olarak toplanıldı ve “Büyük Maşrık” resmen kuruldu. İlk büyük üstad olarak da Talat Paşa seçildi."

"Büyük Maşrık’ın oluşumunda şu yedi loca yer aldı: Vatan, Muhibbanı Hürriyet, Vefa, Şafak, Resne, Terakki ve İttikah Hakiki Muhibleri ve Uhuvveti Osmaniye. 1 Kasım 1909’da Büyük Maşrık ile Suprem Konsey arasında bir konkordato imzalandı"

"1935’te Türkiye’de masonluğun uykuya yatmasına kadar, bugün Türkiye hudutları içinde olmayan birkaç şehir de dâhil olmak üzere toplam 65 loca kuruldu."

Allah'a emanet olunuz.


-------------------------------
[1] http://www.ilk-kursun.com/haber/99960