052  Allah elçilerinin hepsi haktır


Değerli okuyucularım,

Doğru ve kâmil bir iman için nasıl Allahü Tealâ'ya, O'nun meleklerine, kitaplarına inanmak şart ise bütün bunları bizlere tebliğ eden Allah elçilerinin de hak olduğuna inanmak aynı şekilde şarttır.

"Peygamberlerin birincisi Âdem aleyhisselâm, son geleni Muhammed Mustafâ (a.s.) efendimizdir. Bu ikisinin arasında çok Peygamber gelip geçmişdir. Bunların adedini, ancak Allahü Tealâ bilir. İsimleri ma'lûm olan yirmiyedisi şunlardır:

Âdem, Şis [Şît], İdrîs, Nûh, Hûd, Sâlih, İbrâhîm, İsmâîl, Ishak, Ya'kûb, Yûsüf, Eyyûb, Lût, Şu'ayb, Mûsâ, Yûşa', Hârûn, Dâvüd, Süleymân, Yûnüs, Ilyâs, Elyesa', Zülkifl, Zekeriyyâ, Yahyâ, İsâ ve Muhammed Mustafâ (a.s.)'dır. Bunlardan Şît ve Yûşa'dan başka, yirmibeşi Kur'ân-ı kerîmde bildirilmiştir. Kur'ân-ı kerîmde Uzeyr, Lokman ve Zülkarneyn de yazılıdır. Fakat âlimlerimiz arasında, bu üçü için ve Tübba' ile Hıdır için Peygamber diyen olduğu gibi Veli diyen de vardır."(1)

Değerli okuyucularım, yeri geldikçe zaman zaman belirtiyorum, evren ilahî bir düzendir ve oradaki hiçbir şey yersiz, gelişigüzel ve tesadüfî değildir. Allahü Tealâ, boş ve gereksiz bir şey yaratmadığı gibi yersiz söz de söylemez. Ayet-i kerimede:

"Göğü, yeri ve ikisinin arasında bulunanları boşuna yaratmadık." [Sad, 27] buyurdu.

Şimdi bir şeye dikkatinizi çekmek istiyorum. Diyelim ki sabahleyin kalktınız. Kahvaltınızı yaptınız. İşinize gitmek üzere arabanızın başına geldiniz. Benzin durumunuzu, tekerlerinizin havasını kontrol ettiniz. Bir de motor yağını kontrol etmek istiyorsunuz. Motor kaputu açtınız. Şöyle her şeyi gözden geçiriyorsunuz. Hiç orada gereksiz ve boş yere konulmuş bir şey görüyor musunuz? Oradaki her parça bir diğeri ile ilişkili olup belli bir işlevi yerine getirecek biçimde düzenlenmiştir. Her parça kendi işlevini en iyi yapacak özelliklerle üretilmiştir. Kimisi çelikten, kimisi kauçuktan, kimisi plastik bir malzemeden...

Değerli okuyucularım, aciz insan, kurduğu araba gibi basit bir düzenek içinde bile her şeyi yerli yerine koyar iken, hiç, insanı da, onun aklını, düşüncelerini, bilgilerini, davranışları ve işlerini de yaratan Allahü Tealâ kurduğu ilahî düzen içinde yersiz ve gereksiz şey yaratır mı? Bu güçsüz "İlahî düzeni anlamak -1-" adlı yazı ile başlayan bir dizi makalemde bunları bazı örnekleriyle uzun uzun anlattım. Evrende mükemmel bir düzen ve organizasyon vardır. Evrende her şey birbiri ile bağlantılıdır. Her şey belli bir amaç için yaratılmış, yaratılan her şey, bu amacı gerçekleştirecek biçim ve nitelikler ile donatılmıştır. İşte insanlara, kendi yaratıcılarını anlatmak, yaratanın doğru ve yanlışı bildiren hükümlerini öğretmek, kısaca ademoğlunu ilahî bir eğitimden geçirerek onları ahlâk olgunluğuna ulaştırmak üzere gönderilmiş bulunan peygamberler de benzer şekilde belli nitelikleri taşıyacak şekilde yaratılmışlardır. Fıkıh bilginlerimizin belirledikleri bu nitelikler şunlardır:

"1-Emânet (Güvenilir olmak): Peygamberler her bakımdan güvenilir kişilerdir.
2-Sıdk (Doğruluk): Peygamberler, sözlerinde, işlerinde doğru insanlardır.
3-Tebliğ (Bildirmek,açıklamak): Peygamberlerin bildirdikleri emir ve yasakların, güzel ahlâk ile ilgili hükümlerin hepsi, Allahü Tealâ'dan gelen vahiyden ve kendilerine ulaşan haberlerden başkası değildir.
4-Adâlet: Peygamberler âdildirler. Hiç zulüm, haksızlık yapmazlar.
5-İsmet (Günah işlememek): Peygamberler, küçük ve büyük hiçbir günah işlemezler.
6-Fetânet: Peygamberler, çok akıllı ve çok anlayışlı kimselerdir.
7-Emnü’l-azl: Peygamberler, peygamberlikten dünyada ve âhirette azil olmazlar."(2)

Bu nitelikler sonradan kazanılmış nitelikler olmayıp olağanüstü özelliklere sahip bu seçkin insanlar, deyim yerinde ise, annelerinden bu niteliklerle birlikte kâmil insanlar olarak doğarlar.

Allah'a emanet olunuz.

Dr. İsmail Ulukuş


-------------------------------
[1] Ahmet Cevdet Paşa, ----. Faideli Bilgiler, 16.baskı. Hakikat Ltd.Şti. Yayınları:1, Cağaloğlu, İstanbul. s.5 (1994)
[2] http://www.cocukpinari.com/index.php/content/view/116/26/