004  Rasulullah (s.a.v.) Efendimize salavat getirmek


Değerli okuyucularım,

Beşinci boyutta bizlere ulaşan ve bizlerin olgun insanlar haline gelmemizi sağlayan ilahi feyzler ve ilahi rahmetin en önemli vasıtası, kuşkusuz, Rasulullah (s.a.v.) Efendimizdir. Allahü Tealâ, onun için:

“Biz seni ancak alemlere rahmet olarak gönderdik!” [Enbiya, 107]

buyurdu. O, ümmetine çok düşkün ve onlara karşı çok merhametlidir. Onun bu durumu Kur'anda;

“Andolsun size içinizden öyle bir peygamber geldi ki, gayet izzetli ve şereflidir. Sıkıntıya düşmeniz ona çok ağır gelir, üstünüze titrer, müminlere gayet merhametli ve şefkatlidir.” [Tevbe, 128]

ifadeleriyle anlatılıyor.

O sebeple o rahmet nuru Peygamberi, rahmet ve dua ile anmak, hepimiz için en önemli görevlerden biridir, bir vefa ve minnet borcudur. Allahü Tealâ;

"Şüphesiz ki Allah ve melekleri peygambere salavat getirirler. Ey iman edenler! Siz de onun için salat ve selam getirin." (Ahzab, 56)

buyurdu. Hadis-i şeriflerde de:

"Her gün yüz defa salevat getiren, münafıklıktan ve Cehennem ateşinden uzaklaşır ve kıyamette şehitlerle beraber olur." [Taberani]

"Bana bir salât getirene, Allah ve melekleri yetmiş salât getirir." [İ. Ahmed]

"Kıyamette bana en yakın olan, en çok salevat getirendir." [Tirmizi]

"Bir kimse, bana salevat getirdiği sürece, melekler de, onun için istiğfar eder. Artık isteyen az, isteyen çok salevat getirsin." [İ. Ahmed]

"Cuma günleri bana 80 salevat okuyanın 80 yıllık günahı affolur." [Şir’a]

"Kim, kitabına ismimi yazdıktan sonra, bana salat ve selam da yazarsa, ismim o kitapta kaldığı müddetçe, melaike, o kimse için istiğfar eder." [Taberani]

"Yanında anıldığım halde bana salevat getirmeyenin burnu sürtülsün!" [Tirmizi] buyruldu.

Çeşitli salavat duaları vardır. En kısa olanlarından biri
"Allahümme salli alâ Muhammedin ve alâ âli Muhammed", diğeri
"Cezallahü annâ Muhammeden mâ hüve ehlühü"
şeklinde olanıdır.

Allah'a emanet olunuz.

Dr. İsmail Ulukuş